Endüstri Devrimleri Çerçevesinde Sertifikasyon

İlk insanların taş aletler ürettiği zamandan bu yana endüstriyel süreçler insanların yaşamını ve toplulukların hareketini dönüştürmüş, ekonomileri şekillendirmiş ve teknolojiyi ileri seviyelere taşımıştır.
İnsanlar, insanlık tarihinin başlangıcından itibaren avcılık, toplayıcılık ve göçebe tarım gibi faaliyetlerle geçimlerini sağlıyordu. Bu noktada Neolitik Dönem ya da bir diğer adıyla Tarım Devrimi, insanlık tarihinin önemli dönüm noktalarından biri olarak karşımıza çıkmaktadır. İnsanların avcılık ve toplayıcılık yerine yerleşik tarımı benimsemesiyle başladı. Bitki ve hayvan yetiştirme yöntemlerinin gelişmesiyle insanlar sabit yerleşimlere geçti ve tarım toplumları oluşturuldu.
İnsanlığın dönüm noktalarından biri olan Tarım Devrimi’nden binlerce yıl sonra Sanayi Devrimi gerçekleşti ve insanlık tarihi bugün sahip olduğu teknolojilerin ilk adımını atmış oldu. İngiltere'de ortaya çıkan Sanayi Devrimi, endüstriyel üretim yöntemlerinin keşfedilmesiyle geliştirilen icatların ticari olarak kullanılabilmesiyle başladı. Bu dönemde, su ve buhar gücüyle çalışan makinelerin kullanımı yaygınlaştı. Tarım toplumları yerini endüstriyel toplumlara bıraktı ve insanlar köylerden şehirlere göç etmeye başladı.
Birinci Endüstri Devrimi (Endüstri 1.0): Birinci endüstri devrimi, tarım toplumlarından endüstriyel toplumlara geçişin başlangıcını işaret eder. 18. yüzyılın sonlarında ve 19. yüzyılın başlarında İngiltere'de ilk adımları atılmıştır. Özellikle tekstil alanında yapılan ilk çalışmalar neticesini vermiş, 1716 yılında ipek bükmek için çıkrığın bulunmasıyla başlayan süreç 1750’de hafifletilmiş çeliğin bulunması ve ilk çelik fabrikasının açılmasıyla devam etmiş 1712 yılında icat edilen ilk buhar pompasının 69 yıl sonra James Watt tarafından ticari kullanıma uygun hale getirilmesiyle sanayi devrimi gerçekleşmiştir. 100 yıllık süreçte özellikle tekstil ve demir çelik alanında gelişme kaydedilmiş birbirini izleyen icatlar yapılmış, atelyelerden büyük fabrikalara geçilmiştir. Ayrıca, bu dönemde fabrikaların yaygınlaşmasıyla toplumsal ve ekonomik yapıda köklü değişiklikler yaşanmış, köyden şehre göçler başlamıştır. Nüfus artışının yanında ekonomik şartlar iyileşmiş, Avrupalıların hayat standardı artmıştır.
İkinci Endüstri Devrimi (Endüstri 2.0): İkinci endüstri devrimi, 1840’lı yıllardan 20. yüzyılın başlarına kadar olan dönemi kapsar. Bu dönem İngiltere, Almanya, ABD ve Japonya’dan tüm Dünya’ya yayılan bir süreci kapsamaktadır. Çeliğin hammadde olarak kullanılabilmesiyle demiryolları inşa edilmiş, ulaşımda önemli adımlar atılmıştır. Telefon, radyo, daktilo gibi yeni buluşlar da iletişim, haberleşme ve teknolojinin önünü açmıştır.
Üçüncü Endüstri Devrimi (Endüstri 3.0): Üçüncü sanayi devrimi 1970'lerde programlanabilir robotların kullanılmaya başlamasıyla meydana gelmiştir.  Üretim süreçlerindeki makineleşme ve otomasyonun artması, endüstriyel üretimde büyük bir dönüşüm sağladı, üretim hızlanırken verimlilik arttırıldı. Hız ve verimliliğe esnekliği getiren ise bilgisayarlar ve internet oldu. Birinci ve İkinci Dünya Savaşlarının yarattığı yıkımla beraber şekillenen Üçüncü Endüstri Devrimi süresince hemen hemen her gün yeni teknolojiler geliştirildi, AR-GE çalışmalarına önem verildi.
Dördüncü Endüstri Devrimi (Endüstri 4.0): Üçüncü Sanayi Devrimiyle birlikte gelişen bilişim teknolojileri sadece donanım anlamında değil yazılımsal bir çok yeni buluşu ve gelişimi de ön plana çıkardı. İnternet kullanımının hem mikro hem makro ölçekte yaygınlaşması yeni yazılımlara ihtiyaç doğurdu ve bu doğrultuda yeni üretilen ve geliştirilen donanımlara yeni ve güncellenebilir yazılımlar geliştirildi. Bu yazılımlar da akıllı sistemlerin ortaya çıkmasını sağladı. Bu doğrultuda fiziksel sistemler ve dijital sistemler arasında bir bağ kurma gerekliliği ortaya çıktı. Nesnelerin interneti (loT) adı verilen bu teknoloji, üretim süreçlerini insansız olarak üretimin başından sonuna kadar kurgulayabilme ve üretimi gerçekleştirebilme yeteneğine sahip, diğer nesneler ile veri alışverişi yapabilmesini ve nesnelerin birbiriyle tam olarak senkronizasyon halinde olmalarını sağlayan bir teknolojidir.
İlk olarak 2011 yılında Almanya Hannover Fuarı’nda adını duyduğumuz Endüstri 4.0 kavramıyla ilgili TÜV NORD Group 2015 yılından itibaren çalışmalarına başlamıştır.
Endüstri 5.0 Kavramı
Endüstri 5.0 kavramı, henüz tam olarak somut bir geçiş sürecine girmemiştir. Endüstri 5.0, mevcut endüstriyel trendleri ve gelecekteki yönelimleri öngören bir kavram olarak ortaya atılmıştır ve endüstrideki dijital dönüşümün bir sonraki aşamasını temsil etmektedir. Genel olarak endüstri 5.0 fikri, endüstrideki dijitalleşme ve robotik teknolojilerin daha fazla insan-robot işbirliği ve insana odaklı üretim süreçleri ile birleştirilmesini ön plana koyar.
Endüstri Devrimleri Çerçevesinde Sertifikasyon ve TÜV
Sanayi devrimi sertifikasyon sistemlerinin gelişimi üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Sanayi devrimi, bahsettiğimiz üzere 18. ve 19. yüzyıllarda Avrupa'da ve daha sonra Dünya genelinde endüstriyel üretim süreçlerinde ve teknolojide büyük değişimlere neden oldu. Bu dönemde üretim ve endüstriyel faaliyetlerdeki artan karmaşıklık, standartların oluşturulmasını ve uygulanmasını da önemli hale getirdi.
Sanayi Devrimi sırasında buhar motorlarının sayısının ve verimliliğinin artmasıyla birlikte, patlayan kazanların neden olduğu kazalar yaşanmaya başlamıştı. Ocak 1865'te Mannheim Aktienbrauerei'de bir buhar kazanının patlamasının ardından, buhar kazanlarını düzenli denetimlere tabi tutma fikri ortaya atıldı. Almanya Baden'daki yirmi kazan sahibiyle birlikte 6 Ocak 1866'da Buhar Kazanları Denetleme ve Sigorta Derneği (Gesellschaft zur Ueberwachung und Versicherung von Dampfkesseln) kuruldu. Bu, Avrupa’da ki ilk teftiş topluluğuydu.
Bölgesel Buhar Kazanı İzleme ve Denetleme Dernekleri “Dampfkessel-Überwachungs- und Revizyonları-Vereine” (DÜV), 1869'dan itibaren buhar kazanlarının işletme güvenliğini bağımsız ve profesyonel olarak denetlemeye başladı. O kadar başarılı olundu ki; Almanya Devleti, motorlu taşıtların genel yola elverişlilik testi gibi güvenlikle ilgili ek görevleri de adım adım DÜV'e devretti.
İlerleyen süreçte motorlu taşıtların periyodik testlerinin yanı sıra diğer teknik alanlarda da güvenlik denetimleri DÜV’e verildi. Bu süreç Almanya’da Devlet denetimlerinin özelleştirilmesinin ilk örneğiydi.
Yeni testlerin de eklenmesiyle birlikte, DÜV adını, Alman Teknik Denetleme Kurumu “Technische Überwachungsvereine” (TÜV) olarak yeniden adlandırmıştır. TÜV NORD’da bu ortak köklerden ortaya çıkan TÜV grupları arasında yerini almıştır. 100 yılı aşkın bir deneyime sahip olan TÜV NORD Group, 1994 yılından beri TÜV NORD Turkey Teknik Kontrol ve Belgelendirme A.Ş. adıyla ülkemizde de faaliyet göstermektedir.
Sanayi Devrimi ile birlikte sertifikasyon önemli bir konu haline gelmiş; Endüstriyel ürünlerin standartlaştırılması ve kalite kontrolü, tüketicilerin güvenini artırmak, pazar rekabetinde avantaj sağlamak için belirli mesleklerde, ürünlerde ve hizmetlerde standartların oluşturulmasını ve uygulanmasını zorunlu hale getirmiştir. Bu süreç ile birlikte “TÜV” modern sertifikasyon ve standartlaştırma sistemlerinin temellerini oluşturmuştur.